bir fırça tutuşturdun elime,
portremi yap dedin..
yapmasına yaparım belki de,
sana benzer mi bilemem..
sonuçta fırça darbeleri ve suni renklerle,
seni bir tuvale sığdırmaktan bahsediyoruz..
şaka gibi..
sonra verdin elime bir kalem,
yaz beni o zaman dedin..
yazmasına yazarım belki de,
bu methiye biter mi bilemem,
evet bol kağıt var ve bol kalem..
ama bende bu sınırlı Türkçe varken,
anlat anlat bitiremem ben seni.
ciltleri ciltler kovalar,
ne raflar yeter, ne kitaplıklar..
iyisi mi ben sana bir şiir yazayım
imkansızlıklar üstüne..
sen bununla yetin ve anla beni..
sınırlı bir kaynak ile,
sınırsız birşeyi anlatmak ne kadar olursa,
o kadar anla....
ufak lügat
portremi yap dedin..
yapmasına yaparım belki de,
sana benzer mi bilemem..
sonuçta fırça darbeleri ve suni renklerle,
seni bir tuvale sığdırmaktan bahsediyoruz..
şaka gibi..
sonra verdin elime bir kalem,
yaz beni o zaman dedin..
yazmasına yazarım belki de,
bu methiye biter mi bilemem,
evet bol kağıt var ve bol kalem..
ama bende bu sınırlı Türkçe varken,
anlat anlat bitiremem ben seni.
ciltleri ciltler kovalar,
ne raflar yeter, ne kitaplıklar..
iyisi mi ben sana bir şiir yazayım
imkansızlıklar üstüne..
sen bununla yetin ve anla beni..
sınırlı bir kaynak ile,
sınırsız birşeyi anlatmak ne kadar olursa,
o kadar anla....
ufak lügat
Yorum